Nasıl başlamış Ünsal Oskay efsanesi?
Babam çok zeki bir adammış. Dedem matema�k
öğretmeni; tek maaş ama çocuklarını okutmak tek gayesi.
Sınav kazanarak okuyor babam. Babamı orta birde
Balıkesir'e yollamışlar. Lisenin sonuna kadar başarılı bir
öğrenci olarak okumuş. Orada bir öğretmeni babamla özel
olarak ilgilenip İngilizce öğretmiş.
Çevirilerin kaynağı oraya dayanıyor yani?
Tabii. Bazı yaz ta�llerinde babam gelmiyormuş ve adam
oralarda yazın babamla ilgilenirmiş. Babam o çevirileri
yapabildiyse burdan geliyor. Biz çocukken Milliyet
gazetesine giriyor ve ekonomi muhabirliği yapıyor.
İngilizce bildiği için işe alıyorlar.
Annenizle evlendiği Ankara yıllarına gidelim biraz...
Annemle babam evlendiklerinde babam 19 yaşındaymış,
çocuk resmen. Aziz Nesin'e sormuşlar, "Niye bu kadar
yazıyorsunuz, ilham periniz ne" diye. "Kira, faturalarım,
ev" demiş. Babamın ilham perileri biraz biziz, iki tane
birden doğuyoruz. Çok çok fakirlik var. Kasaplar, bakkallar
acıyorlar talebelerin çocuğu oldu diye. Kasap anneme et
verirmiş al çocuklara kaynat diye o kadar kötü
durumdayız. O şartlar al�nda babam, Ankara'da bir otelde
hem resepsiyonistlik hem de djlik yaparmış ve jazz
çalarmış. Jazz merakı ordan geliyor fakat annem de yirmi
yaşında, iki çocuk oluyor, para sıkın�sı, kavgalar başlıyor.
Zor bir hayatları var. Babam o yıllarda işçi par�sine üye
oluyor. Giriyor, çıkıyor, anlaşamıyor orada da. Buna
rağmen ondan sonra da uzun süre iş bulamıyor.
Gazetecilik yapıyor. Abdi İpekçi ile tanışıyorlar. Babam diye
söylemiyorum biriyle konuşsun da etkilemesin bilgisi ve
ses tonuyla. Ve bir şey istediği zaman sonuna kadar
kovalardı. Ne is�yor? Diyelim motorsiklet ama hiç parası
yok. Onu almak için banka müdürüne çıkıp kredi
isteyebiliyorudu. Kitap çevirmek mi is�yor? 2000 sayfa
mı? Farketmez mutlaka başlar. Acayip disiplinli çalışır. Zor
konulara o kadar uzun saat çalışan haya�mda tanımadım.
Amerika'da aldığı bir yıllık eği�m var. Nasıl etkiledi Onu?
Ankara'da gazetecilik yaparken burs kazanıyor, Amerika'ya
gidiyor. Biz o zaman çocuğuz. Stanford'a gidiyor. Orda bir
ile�şim hocasından hep bahsederdi. Amerika'da bile
kitlesel ile�şimin toplumu nasıl etkileyeceğiyle ilgili yeni
yeni uyanıyor millet. Bundan çok etkilenmiş�. Onun
kitapları hep başucu kitapları olmuştur. Televizyonun
olumlu olacağı düşünülüyor o yıllarda. Eği�msiz halkı
düzelteceğine inanılıyor. Babam o zaman bile hayır, tam
tersine manipüle olacak millet ve şimdi olduğundan da
yanlış düşünmeye başlayacak dedi. 1 yıl kaldı, döndü yine
işsiz. Bakkala gelir soruşturma yaparlarmış. Birincilikle
kazandığı sınavlara rağmen geçemiyor. Gidiyor anla�yor
ben ne zarar verebilirim bu devlete işe girerek diye
"verirsin sen belli" diyorlar yüzüne karşı.
